İçinde yaşadığımız toplumlarda, herkesin uyması gereken "Görgü kuralları" vardır. Bu kuralların bazılarını size yardımcı olmak amacıyla aşağıda vermekteyiz.
- Bıçak sapından, işaret parmağı kesici kısmın sırtına uzatılarak tutulur. Bıçağı, ağza koymak ayıptır. Bazı kişiler yanlış olarak peynir yerken bıçağı ağzına qötürmeyi huy edinmişlerdir. Ekmek de hiçbir zaman bıçakla küçük lokmalara ayrılmaz. Bıçak ekmeğe sürülerek temizlenmez. Gümüş bıçak yalnız meyve yerken kullanılır. Gümüş ve çelik bıçakları ayırmakta yanılmamalıyız. Gümüş bıçak daha parlak olur.
- Çatal, et yenilirken sol elde tutulur, bıçak ise sağda tutulur ve eti keser. Sebze yendiğinde çatal sağ elde tutulur yada tekrar sol elde tutularak sağ eldeki bıçakla sebzeler onun üzerine itilir. Çatal yere düşer ise, bir yenisinin gelmesi beklenmelidir veya yenisi istenmelidir.
- Çorba kaşığının kullanılması ülkeden ülkeye değişmektedir. Fransızlar çorbayı kaşığın ucu ile içerler. İngilizler ve Amerikalılar kaşığın yanı ile içerler. Her ikisi de uygulanabilir. Çorba içildikten sonra kaşık yere konmaz, doğrudan doğruya tabağın içine bırakılmalıdır.
- Peçete, tam olarak açılmaz uzunlamasına dizlerin üzerine serilir. Peçeteyi göğse takmak, yeleğe geçirmek ayıptır. Yemek bittikten sonra peçete toplanıp katlanmadan tabağın yanına bırakılır. Eğer bir bayanın peçetesi yere düşerse, hemen yanında oturan kişi (bay) peçeteyi yerden hemen kaldırmalıdır. Bir şey içerken ağzımızı önce silmemiz gerekir. Dudaklarımız bardağın üzerinde hiç bir iz bırakmamalıdır. Ses çıkarmadan içmeyi öğrenmeliyiz. Bir kerede bardak boşaltılmamalıdır.